Thursday, October 18, 2007

Kimi demokrat yazarlarda görülen 'Hepimiz Mehmetçiğiz' sloganı da hayat algımızın paramparça edilip bize dayatılan 'taraf'lar konusunda pes etmenin bir göstergesi. "Hepimiz Ermeniyiz" sloganından alınanları, bakın biz Mehmetçiğiz de, diyerek yatıştırma çabası.
Oysa "Hepimiz Ermeniyiz" diye bağıranlar kendilerini, Ermeni oldukları için tehdit altında yaşatılanlara kalkan edip hedef olmaya hazır olduklarını ilan ediyorlardı. Yükselen ırkçı şiddete, biz kalabalığız, hepimizi öldüremezsiniz diye haykırıyorlardı. Birlikte yaşadıkları kardeşlerine sahip çıkıyorlardı.
Burada söz konusu olan ise, bir savaştır. Savaşa karşı olup barışın dilini konuşmak, bombaların gürültüsü altında güçtür elbet. Savaşın asla ve hiçbir koşulda çözüm olamayacağına inanan bir insansanız, nasıl ölen PKK'lılar için hepimiz PKK'lıyız, diye bağırmıyorsanız, Mehmetçikliğe de sahip çıkmamalısınız.
Genç insanların, sırtlarına Mehmetçik adı yüklenerek ölüme gönderilmesi karşısında acı çekiyorsanız, militarist adlandırmaların karşısında daha dikkatli davranmalısınız. Yoksa, bir şehit cenazesinde konuşma yapan gözü dönmüş müftünün "Ermeni p.....'lerine" küfredişini en azından anlaşılır kılarsınız. Ermeni-Kürt müsün? Türk müsün? Vatanı seviyor musun? Sevmiyor musun?
Biz, kimsenin Mehmetçik olmadığı, Mehmetçik olmaya zorlanmadığı, kimsenin gerilla olmadığı, olmaya zorlanmadığı bir hayatın özlemini çekenler Kürtlerin de Türklerin de mutlu olduğu bir dünyayı düşlüyoruz.
Savaş tacirlerinin, militarist hamaset dilinin gölgesi gözümüzü karartmamalı.
Hayattan taraf olmalı. Barıştan taraf olmalı.

Yıldırım Türker,Radikal 2,14-10-2007

No comments: