Friday, December 30, 2005

Istanbul (28-12-2005)

Donuste Kadikoy'den Besiktas vapuruna bindim. Saat 16.15 ti ve gokyuzu artik bulutlanmis, gunes yavas yavas batmaya baslamisti.Ilik bir ruzgar vardi, gokyuzu de oyle guzeldi ki kapali bolume gecmek istemedim. Vapurun iki ucu arasinda mekik dokudum. Kah Haydarpasa'ya dondum yuzumu, martilari seyrettim, kah adalara baktım, uzaklari dusundum.


Wednesday, December 28, 2005

Trize

Dun sabah uyandigimda piril piril gokyuzu icimi sevincle doldurdu.
Soguk gecen gunlerden sonra hava birden isinmisti.
Tijen ve Basak'la bulusup Goztepe, Karanfil Sokak'taki Trize'ye gittik.
Trize, Rizeli Basar ailesinin islettigi bir lokanta. Anne Resmiye Hanim, baba Tanil Bey ve ogullari Kerem ve Cem Bey'lerle tanisma ve sohbet etme firsatimiz oldu.
Basar ailesi yoresel Karadeniz tatlarini Istanbullulara tanitmayi, sevdirmeyi amaclamis. Karalahana dolmasi,hamsili ic pilav, hamsili misir ekmegi,laz boregi, gullu baklava, fistik helvasi, cevizli burma gibi ilginc spesiyaliteleri var ve her sey birbirinden lezzetli.
Ev tarhanasi, eriste, tam bugday unu, tam bugday ekmegi ve Karadeniz yöresinin olmazsa olmazlarindan misir ekmegi de sattiklari urunler arasinda.


Fotograf: Basak Gurbuz Derman, Gullu Baklava

Gullu Baklavaya ilk defa burada rastladım. Basar Bey, gul seklinin Anadolu'da kullanildigini soyledi. Ancak baklavanin icinde gul yapragi kullanmak kendi fikirleriymis. Cok da hos olmus dogrusu, baklavayi yerken cok guzel bir gul rayihasi aliyorsunuz.

Basar ailesine ikramlari ve misafirperverlikleri icin cok tesekkür ederim.
Trize'yle ilgili daha detayli bilgi icin Basak'in Lezzetin İzinde adli guncesini ziyaret edebilirsiniz.

Friday, December 16, 2005

Richard Brautigan

Soner'le yeni tanistigimiz, birbirimizi yeni yeni tanidigimiz gunlerdi.
"Richard Brautigan" diye bir yazardan bahsediyordu bana. Ne duymus,ne de kitaplarini gormustum.
Soner, "Karpuz Sekerinde" adli kitaptan bahsediyordu en cok ya,YKY'den cikmis bu kitabi bulamamistim, baskisi coktan tukenmisti.

"Kürtaj" ve "Yani Rüzgar Herseyi Alip Goturmeyecek" adli kitaplarini almis ve cok sevmistim.
Zaman icinde diger kitaplarini da, kizi Ianthe Brautigan'in yazdigi kitabi da edinip okuduk, Soner'le beraber.


Richard Brautigan,kiziyla beraber

Her bir kitabini farkli nedenlerle severim Brautigan'in.
Bazi hikayeleri, siirleri müthis bir hayal gucunun urunuyken, bazilari eglencelidir. Bazisi huzunludur, bazisinda ise keskin bir zekaya rastlarsiniz.
Ne olursa olsun, Brautigan'in kitaplarini karistirmak, bir kac satir da olsa okumak, kendimi daha iyi hissetmemi saglamistir hep.
Yaklasik bir yildir kendi esyalarimizdan, dolayisiyla kitaplarimizdan ayri kaldigimiz icin, bugunlerde onlari yeniden kesfediyorum.
Elimin altinda bir yere koydum Brautigan'in kitaplarini, ara sira karistiriyorum.

Please Plant This Book, Richard Brautigan

Thursday, December 08, 2005

El Salvador'dan

Gectigimiz haftasonu Soner, San Salvador'da bir rehberle cevreyi dolasmis.



Yemyesil bir ulke, tropik bitkiler, rengarenk kuslar...
Yazik ki dunyanin her yerinde oldugu gibi, burada da tarim alanlari ve ormanlar yok edilerek bunlarin yerine siteler ve alisveris merkezleri insa ediliyormus.









Hindistan cevizi saticilari






Sehre donecek olursak...



burasi Amerika'nin bir eyaleti gibiymis. Alisveris merkezleri,genis yollar, buyuk otomobiller...





Zenginlerle fakirlerin arasinda ise muazzam bir ucurum varmis. Ulkede suc orani oldukca yuksek ve hirsizlik da cok yaygin oldugundan butun alisveris merkezlerinin, dukkanlarin onunda tufekli(!) guvenlik gorevlileri varmis.

....

Yaklasik 2,5 aylik bir aradan sonra yeniden yazabiliyorum.

Karaburun'dan sonra İstanbul'a donduk; birkac gun kalip Antalya'ya gectik. Yazin son gunleriydi, hava cok guzeldi. Bol bol yuruyus yaptik, denize gittik, dinlendik.
10 gunluk Antalya gezimizin ardindan İstanbul'a donduk. 1-2 gun sonra bu kez trenle Eskisehir'e gectik. Sonbaharda trenle yolculuk yapmak cok zevkliydi. Yesilin,sarinin binbir tonu ilik sonbahar gunesinde parildiyordu. Eskisehir'de arkadaslarimizi ziyaret edip yeniden İstanbul'a donduk.
Kafamizin karisik oldugu, zor gunlerdi.
Yola nasil devam edecektik ?
Sonunda en azindan bir yerde kurulu bir duzenimiz, yerlesik bir evimiz olsun istedik ve İstanbul'da bir ev kiraladik.
Yaklasik 2 hafta sonra Soner, El Salvador Ericsson'dan gelen bir is teklifini kabul ederek 25 Kasim gunu, 3 ayligina El Salvador'un baskenti San Salvador'a uctu.